3 Kasım günü Ak Parti Yozgat milletvekili Yusuf Başer Twitter’da “Açılışını yapacağımız cezaevi bacasız fabrika gibi çalışacak, ekonomiye katkı sağlayacak” şeklinde bir tweet paylaşmış. Dünya tarihinde bir cezaevi açılışını ekonomiye katkı olarak gören bir millet olarak tarihe geçtik.
Biz yeni cezaevinin açılışını yaparken Hollanda’da bir cezaevini kapatma kararı almış. Karara gerekçe olarakta cezaevinde yatan tutuklu sayısının düşmesini göstermiş. Düşünebiliyor musunuz Avrupalı bacasız bir fabrikasını kapatmakla övünürken, biz açılışı ile övünmeye çalışıyoruz.
Bu arada Yozgat Milletvekili Twitter’da yazdığı tweeti de silmiş. Bu arada bu cezaevi için harcanan para 110 trilyon civarında bir rakam. Bu cezaevine harcanan para, eğitime harcansa gelecek nesiller daha az suç işleyen, topluma faydalı gençler olarak ülkemizin gelişmesine faydalı olmaz mı?
Fabrika denilen şey üretim anlamına gelir. Peki cezaevinde ne üretilir. Tabi ki hiç bir şey üretilmez. Sadece tüketim olur. Devlet bu mahkumlara bakmak zorunda. Düşünün günlük yaklaşık 4000 kişi için harcanacak para ekonomiye artı ne kadar yük getirir. Ama bugün devletin gerçek anlamda açacağı fabrikalar, hem ekonomiye gerçek katkı sağlar, hem gerçek anlamda istihdam sağlar.
Dönüp son 12 yıllık döneme ciddi anlamda devlet hiç bir fabrika açmamış, elindekileri de özelleştirmiş. Tabi ki bu özelleştirmede gerçek anlamda devlete yük olan bir kaç kurum ve fabrika olmuştur. Ama genele bakarsak bu özelleştirmeden zararlı çıkan devletimiz ve dolayısıyla Türk halkı olmamış mıdır?
Biz burada siyaset amaçlı yazmıyoruz bu konuları, amacımız daha nezih daha mükemmel bir Türkiye için fikirlerimizi duyurmak. Gelecek nesillere daha iyi imkanlar sunmak. Tabi ki devlet büyüklerimizden bazıları bizlerden çok daha iyi düşünürken, bir vekilimizin bir cezaevini bacasız fabrika olarak görmesi kafamızı karıştırmıyor değil.
Kamil HIZER / Magazinname.com