Geçtiğimiz ay vizyona giren filmlerin tanıtımları ve eleştirileri

Geçtiğimiz ay seyircisiyle buluşan üç filmi sizler için inceledik, eminiz ki birisi muhakkak size hitap ediyordur...

Geçtiğimiz ay vizyona giren filmlerin tanıtımları ve eleştirileri

Geçtiğimiz ay birbirinden değişik tür ve tarzda filmler vizyona girdi. Bu filmlerden muhakkak birisinin sizlere hitap edeceğini düşünüyorum.

Geçtiğimiz ay birçok sinemasever tarafından büyük bir merakla beklenen film olan Mortal Kombat seyircisi ile buluştu. Çocukluğumuzun bilgisayar oyunlarından biri olan Mortal Kombat daha önce birkaç kez çekilmişti. Ama nedendir bilinmez ama bu filmler çok büyük gişe yapmamıştı.

Mortal Kombat

İlk kez 1995 yılında ilki yapılan Mortal Kombat bu kez Warner Bros tarafından çok ciddi prodüksiyon olarak yapıldı. Bu tarz bir filmde beklenen tek şey dövüş sahneleri ve bu film kısmen de olsa bu beklentiyi karşılıyor. Ama konu ve kurgu olarak bana göre ciddi bir hayal kırıklığından öte gitmedi.

Nedense dünyaca popüler bilgisayar oyunlarının yapılan filmleri asla oyunun tadını veremedi. Ya oyuncu seçimlerindeki hatalar veya senaryo ve kurgu hataları yüzünden ciddi masraflı filmler hem yapımcısına hem seyircisine beklentilerinin karşılığını sunamadı. Tabi biz böyle söylüyoruz ama Mortal Kombat Hbomax’in en çok izlenen filmi konumunda.

The Mitchells vs. the Machines

İkinci önereceğim film bir animasyon. The Mitchells vs. the Machines. Netflix ekranlarında seyircisiyle buluşan bu film çok tempolu, komik ve bir o kadar da eğlenceli. Çocuklarınızla hoşça bir vakit geçirmek isteyenler için biçilmiş kaftan bir film. Biliyorum bazı önerdiğim filmler okurlarıma hitap etmiyor olabilir. Ama ben izlediğim filmleri tanıtırken ve eleştirirken türünü beğenmiyor olsam dahi ön yargılı izlemiyorum.

The Mitchells vs. the Machines adlı animasyon sinema okumak isteyen genç bir kız olan Katie’nin hikayesini anlatıyor. Okulu kazanan kahramanımız okula kaydını yaptırmak için ailesiyle yola çıktığında dünyanın robotlar tarafından istila edildiklerini öğrendiklerinde, ailesiyle birlikte dünyayı robotlardan kurtarmak için mücadeleye başlarlar.

Filmde çok hoş espiriler var. İzlerken gülebileceğiniz bir çok sahne ile karşılaşacağınızı düşünüyorum. . Ben genellikle bazı filmleri dublaj yerine orijinal dili ile izlemeyi tercih ederim. Bu filmi de orijinal dili ile izlerken seslendirme kadrosunun büyük bir özenle seçilmiş olduğuna şahit oldum. Tabi bu arada çok büyük animasyon yapımları Türkçeleştirilirken büyük usta isimler tarafından seslendiriliyor. Bunun en güzel örneği Buz Devri adlı animasyon yapımıdır. En az orjinali kadar muhteşem isimlerden oluşan bir kadro tarafından seslendirilmiştir.

Filmdeki robotların görüntülerini Honda’nın ünlü robotu Asimo robotundan almışlar. Bu arada filmde birçok göndermede var. Filmde birçok ünlü filmden göndermeler var. Mad Max, Kill Bil ve Terminatör göndermeleri gerçekten iyiydi.

Riders of Justice

Üçüncü ve son önereceğim film tam bir aksiyon komedi filmi. Şimdi aksiyon deyince aklınıza bir Amerikan filmi gelecek olsa da bu film aksine bir Danimarka yapımı film. Filmimizin adı Riders of Justice. Filmin başrolünde oyunculuğuna her zaman hayran kaldığım Mads Mikkelsen üstlenmiş. Ben Avrupa filmlerini özellikle İskandinav sinemasını yakından takip eden birisiyim.

Filmin konusuna gelince Markus karısını bir metro kazasında kaybedince kızı Matilda ile birlikte Danimarka’ya geri döner. Artık hayatında kızından başka hiçbir şey yoktur. Ama kızıyla arasında bağ kurmak isterken çok zorlanırken kısa bir süre sonra eşinin hayatını kaybettiği metro kazasının altında başka gerçekler olduğunu keşfeder ve karısının ölümüne neden olan trafik kazasını ve arkasındakileri ortaya çıkarmak için harekete geçer.

Filmde çok manyakça aksiyon sahneleri yok. Filmde ayrıca ciddi kara mizahta var. Son zamanlarda seyrettiğim iyi diyeceğim filmlerden birisi.

Kamil Hızer / Magazinname.com

 

Bir yanıt yazın