The Unforgivable film incelemesi ve eleştirisi

The Unforgivable filmini sadece izlemekle kalmıyor adeta yaşıyorsunuz

The Unforgivable film incelemesi ve eleştirisi

Netflix’in bu yılki iddialı filmlerinden birisi de kuşkusuz ki The Unforgivable’dir. Senaryosunu Peter Craig, Hillary Seitz ve Courtney Miles’ın yazdığı, yönetmenliğini Nora Fingscheidt’in yaptığı bu filmde Sandra Bullock, Viola Davis ve Jon Bertnal gibi ünlü isimler başrolü paylaşmışlar.

Ruth Slater (Sandra Bullock) kardeşi ile yaşadığı evin banka tarafından el konulması esnasında bölge şerifinin kendisini evden çıkarması için geldiğinde bölge şerifi evde öldürülüyor. Sonrasında Ruth tutuklanıyor ve 20 yıl hapis cezası alıyor.

Cezaevinde iken kardeşine ulaşmak isteyen Ruth’un kardeşine gönderdiği hiçbir mektuba cevap alamaz. Ve ardından Ruth iyi hal indiriminden faydalanarak cezaevinden şartlı tahliye ediliyor. Amerika kanunlarında şartlı tahliyelerde bu tip tahliyelerden faydalanan hükümlülerin bir işte çalışmaları şartı vardır. Hatta bu konuda hükümet hükümlünün iş bulmasına ciddi anlamda yardımcı olur. Filmi izlerken ister istemez bizde bırakın hükümlüyü, normal bir vatandaşın dahi iş bulmakta ne kadar zorlandığı aklıma geldi. Ve Ruth kardeşini aramaya başlar. Film Ruth’un cezaevinden çıktıktan sonra kardeşini araması ve yaşadıklarını anlatıyor.

Bugün dünya sinemasında birkaç kadın oyuncu sayılmasını istediğinizde hemen hemen herkesin aklına gelebilecek isimlerden birisi Sandra Bullock’tur. Bu filmde de gerçekten oyunculuğun hakkını tam anlamıyla veriyor.

Ruth karakteri aslında Amerika’daki bazı gerçekleri de gün yüzüne çıkarıyor. Bir polisi öldüren bir kişinin hayatı asla eskisi gibi olmayacaktır ve her yerde polis katili olarak anılacak ve polislerden bu yüzden farklı muamele görecektir.

Filmin geneline baktığınızda filmin gişe hasılatı göz önüne alınarak çekilmediğini hemen anlıyorsunuz. Bu film ödül ve ödüller alınmak için yapılmış. Ticari kaygı tamamen ikinci planda. Filmi izlerken bazı yerlerde sizi adeta ikilemler içinde bırakıyor. Ve The Unforgivable filminin sonlarına doğru izleyicisine çok büyük bir ters köşe yaşatıyor.

Filmi izlerken aynı şartlarda bir kadın mahkumun Türkiye’de aynı sorunları yaşayıp yaşamayacağını sorguluyor olarak bulabilirsiniz kendinizi. Çünkü filmin kurgusu gerçekten iyi yapılmış ve senaryo çok iyi işlenmiş. Tabi buna yukarıda belirttiğim gibi birde oyunculukları eklediğinizde deyim yerindeyse yap boz tamamlanmış oluyor.

The Unforgivable bana göre her kesimin izleyebileceği ve keyif alabileceği bir film olmuş. Film hakkında bazı sitelerdeki yorumlara da baktığımda izleyenlerin hemen hemen hepsinden övgü dolu yorumlar aldığını gördüm.

Dediğim gibi Sandra Bullock The Unforgivable filminde oynamamış adeta o senaryoyu yaşamış. Film her ne kadar dram ağırlıklı gözükse de filmin içine az da olsa aksiyon konulmuş ve filmin temposuna ayrı bir renk katmış.

The Unforgivable için söyleyeceğim en doğru son söz sanırım “Filmi sadece izlemiyorsunuz, içinde yaşıyorsunuz” olacaktır.

Kamil Hızer /Magazinname.com

Bir yanıt yazın