Mea Culpa filmi hırslı bir ceza avukatı olan Mea Harper, gizemli ve çekici bir sanatçı olan Zyair Malloy’un cinayetle suçlanması üzerine davasını üstlenir. Zyair’in masumiyetine dair şüpheleri artarken Mea, gerçekleri ortaya çıkarmak için tehlikeli bir yola girer. Geçmişin karanlık sırları ve Mea’nın kendi vicdan azabıyla yüzleşmesi, davayı daha da karmaşık hale getirir.
Netflix tanıtımlarında her ne kadar erotik ve gerilim diye tanıtılsa dahi bu film belki de Netflix’te Şubat ayı içerisinde yayınlanan en kalitesiz filmi kesin olur.
Erotizm ile zaten uzaktan yakından alakası bile yok. Cinselliğin c’si bile olmayan filmde erotizm arayanlar hüsrana uğrayacak. Sıkıcı diyaloglar, klişe sahneler ve sıfır oyunculuk.
Filmde görsel olarak tek estetik sahne yok. Film müzikleri derseniz deyim yerindeyse yerlerde sürünüyor. Oyunculuk adına tek bir kare bulamayacağınız ender bir film. Sokaktan hiç sinema deneyimi olmayan birisine bu filmi çektirseniz emin olun daha mükemmel bir film çekerdi.
Filmdeki tek doğru belki de masumiyet, suçluluk ve vicdan gibi ahlaki ikilemleri sorgulamaya çalışıyor gözükmesi. Dikkat edenin çalışıyor bile diyemedim.
Zaman kaybını göze alarak bir kare erotizm veya farklı bir beklenti içine bile girilmeye değecek bir film değil. Her yönüyle film ucuzluk ve sıradanlık kokuyor.
Bazen Türk filmlerini eleştiriyoruz ama bu tarz filmleri görünce şükür bizim sinemamız daha iyi diyorum.
Sözüm ona filmin sonunda kendilerince bir ters köşe yapmak istemişler ama o sahneler bile sıradan.
Naçizane tavsiyem Mea Culpa filminden uzak durmanız.
Kamil Hızer / Magazinname.com
Instagram: @kamilhizer