Erenköy’de bir kafede, bir kahve eşliğinde sohbet ederken, Cüneyt Arda Pamuk’un yanında olmak, yıllardır takip ettiğim bir sanatçıyı daha yakından tanımak büyük bir keyifti. Samimi, derin bir sohbetin ortasında, ekranlarda ve sahnelerde gördüğümüz Cüneyt Arda Pamuk’tan çok daha fazlasını keşfettim. O, sadece bir oyuncu değil, aynı zamanda bilge bir insan. Her kelimesinde bir hikaye, her bakışında bir yaşam felsefesi saklı.
1982 yılında Bursa Ahmet Vefik Paşa Tiyatrosu’nda çocuk oyuncu olarak sahneye çıkan Cüneyt Arda Pamuk, yıllar içinde sadece bir sanatçı değil, kendi dünyasını yaratan bir insan haline geldi. Moskova’da aldığı eğitim, ona sadece oyunculuk değil, sahne sanatlarının derinliklerine inme fırsatı sundu. Türkiye’ye döndüğünde, televizyon dünyasına yeni bir soluk getirdi. İlk defa interaktif talk show fikrini hayata geçirerek, izleyicilere alışılmadık bir deneyim sundu. Yüzlerce gösteriyle, sahneye ve televizyona olan sevgisini herkese gösterdi.
Ancak, onu tanıdığımız asıl projeler, unutulmaz diziler oldu. “Kurtlar Vadisi”, “Deli Yürek”, “Ezel”, “Beni Unutma”, “Köprü” gibi efsane yapımlarda, her biri unutulmaz karakterlerle izleyicinin gönlünde taht kurdu. Özellikle Köprü dizisinde canlandırdığı Deli Tuncay rolü, onun unutulmaz karakterlerinden biri haline geldi. Sahnedeki enerjisi, izleyenleri adeta büyüleyip, derin bir etki bırakıyordu.
Sinemada da büyük adımlar attı. “Harbi Define”, “Kral Yolu” gibi projelerde başrol oynadı ve adını daha da perçinledi. En dikkat çekici işlerinden biri de, Türkiye’nin en pahalı yapımı olan “Dark Deal” filmiydi. Bu projede, Andrey Barkowiak gibi ünlü görüntü yönetmenleri ve Scott Atkins, Cyrill Rafaelli gibi Hollywood yıldızlarıyla çalışma fırsatı buldu. Bu deneyim, onu sadece Türk sinemasının değil, dünya çapında tanınan bir oyuncu yaptı.
Ayrıca, Pamuk’un teknolojiyi sanatla buluşturma noktasındaki katkıları da unutulmaz. Ari D 21 kameraları ve Cuantel montaj setleri, Türk sinemasına onun sayesinde girdi. Bu teknolojik gelişmeler, Türk sinemasının dünya ile entegre olmasına büyük katkı sağladı.
Bugün hâlâ İBB Şehir Tiyatroları’nda sahne alarak kariyerine devam eden Cüneyt Arda Pamuk, Dürenmatt’ın “Bir Ziyaret” adlı oyununda Loby karakterine hayat veriyor. Her projede, her rolünde, yalnızca bir oyuncu değil, insan ruhunun derinliklerine inen bir sanatçı var. Yıllardır hayranlıkla izlediğim bu sanatçıyı tanımak, bana hem sanatını hem de kişiliğini bir kez daha takdir ettirdi. Cüneyt Arda Pamuk, sahnede, ekranda, sinemada; her yerde, izleyenlerin hayatına dokunmayı başaran nadir bir isim.
Raif Akyüz / Magazinname.com
Magazin Name Güncel Magazin Haberleri