TİYATROYA GİTMEYİN !!!! SAKIN GİTMEYİN !
Elli sekiz sezon boyunca seyirci koltuğunda oturmuş birinin, ” Tiyatrolar perdelerini açmak üzere…gerginim..sinirliyim..kızgın, öfkeli… fena haldeyim ” demesi, sizi sakın şaşırtmasın.Henüz çıldırmadım.Tam olmasa da, akıl sağlığım yerinde.
Kendini neden bu kadar kötü, hırçın hissettiğime gelince :
Salona girer girmez selfie çeken…bin kez uyarıldığı halde, oyun süresince o kopasıca parmaklarıyla, kırılasıca cep telefonun tuşlarına, ekranına dokunan….telefonu çaldığında açıp utanmadan konuşan ( ilahi son konuşman olsun da, kemiklerin çekilsin, nefesin kesilsin ), oyun başlar başlamaz gürültüyle çantasını açıp, bisküvi, gofret, şeker ( artık ne bulduysa ) iştahla kemiren ( boğazlarına kor düşsün tez zamanda ), lıkır lıkır su içen, yayılıp oturan, bacaklarını neredeyse sahneye uzatan, elindeki naylon poşetle oynayan, yasak olmasına rağmen ısrarla fotoğraf çeken, ses / görüntü kaydı alan, eseri ve sanatçıyı resmen sabote eden davranışlar sergileyen ‘ terbiyesiz ve saygısız ‘lar o kadar çoğaldı ki.
İşte, onlar nedeniyle ‘Tiyatro Sezonu açılıyor, yine bu izansızlarla karşılaşacağım’ diye, öfke burnumda dolaşıyorum günlerdir.Dedim ya, fena haldeyim.
Eğer cep telefonunla vedalaşamıyorsan, sürekli birşeyler yemek, içmek zorundaysan, piyesin televizyon programı izler gibi izlenmeyeceğini bilmiyorsan, şu saate kadar öğrenememişsen, suratına cep telefonunun ışığı yansıdığında sahnedeki oyuncunun dikkatini dağıttığını düşünemiyorsan tiyatroda ne işin var ? Otur evinde, o diziden diğerine sürüklen dur.Neyine yetmez, öyle değil mi ?
Bir de canlı yayın yapanlar var.Oyun veya film başlıyor, birileri ellerinde telefon, artık kim izliyorsa ( tıklanıp, beğeni alacak ya ) tüm dikkatleri dağıtıyor.
Yine de eğitim, diyorum…iyi bir tiyatro izleyicisi olmak için eğitim şart.Bir oyun nasıl sessizce izlenir, tiyatroda neler yapılmaz, tiyatro izlemenin adabı nedir, bunların ilk çocukluktan itibaren aile ve okul tarafından verilmesi gerekiyor.Hem de hiç vakit yitirmeden.
Oyuncu, rejisör, yazar yetiştiren okullar var.Keşke ‘ saygılı izleyici ‘ yetiştiren kurumlar da olsa.Hiç kuşkusuz, tiyatro altın yıllarına geri dönecek, peki ya o altın yılların altın seyircileri nerede ?