Oksana Kuznetsova’nın bilinmeyenleri

Seksi manken ve ajans sahibi Oksana'dan flaş açıklamalar

Merhaba, Oksana Kuznetsova kimdir? Sizden dinlemek istiyoruz.

Oksana Kuznetsova: 1986 19 Mayıs Ukrayna doğumluyum,Anne Ukrayna Baba yarı azeri, Polis ve Doktorun Melez kızıyım.Moda tasarım Bölümü mezunu ve Sadri Alışık Kültür Merkezinden eğitimimi tamamladım.Ailem 30 yıla yakın Türkiyede yaşıyor.Ben ise öğrencilik hayatımın son yıllarını Azerbaycan Bakü’de geçirdirdikten sonra Türkiye’ye geldim 14 yıldır ki,burada ikamet ediyorum. 15 Yıllık Modellik hayatımın ardından başarılarımı,bilgilerimi bu alanda hayallerini gerçekleştirmek isteyenler ile paylaşmayı tercih ettim. 10 yıldır ki ”Oks’Model” Modellik Ajansımla onlara faydalı olmak için yola çıktım.

: Ukrayna’lısınız, Türkiye ile yolunuz nasıl kesişti?

Oksana Kuznetsova: Sadece kendi adıma konuşursam Türkiye ile hiç beklenmedik bi anda yolum kesişti 🙂 Çünkü burada yaşamayı aklımın ucundan bile geçirmemiştim. Annem Doktor Bio’Enerji Uzmanı 30 yıl önce ağır hasta bir Türkü iyileştidi.Karşılığında annemi türkiyeye davet ettiler burada da bir çok insanlara faydası dokunduğunu gördüklerinde burada kalmasını teklif ettiler. Annem burayı çok sevmişti ve teklifi kabul etti. Biz de okulumuz bittikten sonra Tatil için yanına geldik fakat amacım 2 ay tatil yapıp dönmekti . Tabi bu sadece benim düşüncemdi Annem çoktan planını kumuştu 🙂 Döneceğimi bildiği için Pasaportuma el koydu dönemeyim diye,çok ağladım o zamanları dönmek için fakat annem pek umursamadı alışırsın buraya dedi. Zaman geçti dili öğrendim insanların huyunu suyunu örf ve adetlerini öğrendikten sonra da burası benim Vatanım dedim. Şimdi de burada  yabancı olduğumu unutuyorum.Bişey düşünürken Türkçe düşünüyorum o derecede benimsedim, dön deseler dönmem 🙂 Benim  Vatanımdır Türkiye’m.Ne demişler  ”doğduğun ye değil doyduğun yerdir” Vatanın.

Modelliğe nasıl başladınız?

Oksana Kuznetsova: Yurt dışında Eğitim alıyordum ufak ufak defilelere çıkıyordum fakat daha küçüktüm o nedenle pek algılayamıyordum modellik hayatında olduğumu. 1.5 yıl kadar ara vermiştim. Türkiyeye geldim ve aslında burada tam anlamıyla modellik hayatım başladı. Çok ilginç başladı desem yalan olmaz 🙂 . Bir gün Mersin’de çarşıda alışveriş için dolaşıyordum kozmetim mağazasına girdiğimde Bir bayla bayan bana yaklaştı ”Mankensiniz dimi” diye sordular bana. Ben ise korkarak kafa salladım : ”Hayır” diye . Hanımefendi : ”Mankensiniz belli korkmayın ben Modacıyım ve 2 gün sonra Defilem olacak, benim defilemde yer almanızı çok isterdim.Son dakika bile olsa düşünürseniz çok mutlu olurum” dedi ve kartını uzattı. Ben annemin ofisine gittim annem anlık panik yapsa da tesadüf ofisindeki müşterilerinden biri kartı gördü ve yakın arkadaşı olduğunu söyledi. Uzun lafın kısası defile günü beni defile alanına götürdüler ve o defileye çıktım,ilk defilem Gelinlik defilesi oldu. Çok heyecanlıydım ama kimseye belli etmiyordum, anlamasınla diye provaya bile gitmedim. Tabi beklentimden daha başarılı geçti o defile  haberler yapıldı orada Ukraynadan Özel manken geldi gibi. Modacılardan teklifler gelmeye başladı zamanla Antalyaya taşınmıştım ama hep İstanbul Antalya arasında mekik dokuyordum.Sonra işler burada yoğun olmaya başladığında aniden buraya taşındım.Böylelikle de bu günlere kadar geldim. Hayatın kimi nereye nasıl sürükleyeceği hiç belli olmaz.

Türkiye de yabancı bir model olmanın avantaj ve dezavantajları neler?

Oksana Kuznetsova: Türkiyede benim fikrimce yabancı model olmanın dezavantajları yok. Tam tersi avantajları fazla. Yabancı modeller disiplini ve işine severek odaklanıp başarısı ile biliniyor bu nedenle her iş veren bu özelliklere sahip kişile ile çalışmak istediğinden yabancı modellerin burada avantajları fazla. Çünkü fazla tecih ediliyolar. Böylelikle Türkiye bir çok yabancılara ekmek teknesi oluyor.

Kimlerin defilelerinde yer aldınız?

Oksana Kuznetsova: Yani kimlerin defilelerinde yer almadınız demek istediniz değilmi :)) Sadece bu sorudan ibaret bir roportaj daha yapmalıyız sanırım 🙂

 Unutamadığınız bir defile anınız var mı?

Oksana Kuznetsova: Var tabii ki, olmaz mı. Unutmak ne mümkün 🙂 Defile anında podyumda durmamam gereken bir noktada durdum ve dakikalarca orada öylece mahsur kaldım. Neden mi ? :):) İğne deliğine topuğum sıkıştı da ondan,onca alanda sen gel orayı bul,topuğu sokmak istesen sokamazsın:) tabi o topuğu kimseye farkettirmeden oradan çıkartmak için sağa sola bakıp poz vererek yerimde gülümsüyordum,Fotoğrafçılar kesin çekmekten yorulmuşlardı 🙂 Neyseki uzun çabalarımdan sonra kurtuldum oradan 🙂

 Bir model de olmazsa olmaz nedir?

Oksana Kuznetsova: Bir modelde olmazsa olmazlardan Özgüven ve Disiplindir.Özgüveni olmazsa mimik kullanamaz, poz veremez bakış atamaz kısaca başarılı olamaz. Eğitim alır almasına,çok yakışıklı veya çok güzel olabilir  ama özgüven farklı birşey. Modelliğe başlamayı düşünen kişi kendine güvenmeli. Disiplin ise kesinlikle olmazsa başarısı onu yolun başında terkeder. Özgüven ve Disiplin çok önemli.

Şimdi bir model ajansınız var ve oldukça başarılısınız, nasıl karar verdiniz model ajansı kurmaya ve ajansınızın ne gibi çalışmaları var?

Oksana Kuznetsova: Dediğim gibi 15 yılımı verdim bu günüme gelebilmek için. İyi Başarılı Kendimle gurur duyacağım işler yaptım zamanında. Yaşadıklarımın vermiş olduğu bilgi ve birikimlerimi başkaları ile de paylaşmaya karar verdim. Bildiklerimi başkalarıyla paylaşmak en doğru kararlarımdan biri.Sonra oturup onların başarısını izlemek çok keyifli oluyor ,gurur verici. Defileler yapıyoruz,Bir çok maka yüzü yaptığımız Modellerimiz var. Katalog çekimleri,Organizasyonlar,Modellik ve Oyunculuk eğitimleri de veriyoruz.

 İş hayatı ile ilgili hedefleriniz neler?

Oksana Kuznetsova: İş hayatı ile hedeflerime ulaştım. Ama atalarımız demişken : Ne kadar öğrensen bir o kadar bilmediklerin de  var. Daha iyisini  yapmayı hedefliyorum ve yapacağım. Çalışmayana ekmek yok 🙂

Gelelim en can alıcı soruya, aşk var mı hayatınızda?

Oksana Kuznetsova: Evet can alıcı sorumuz da geldi 🙂 Hayatımda Aşk va tabiki. Aşk illa ki sevgili değil. Ailemiz,Kedilerimiz,Köpeklerimiz,Hayatımızda bizi seven insanlar hepsi aşk. Ama hayatımdaki özel insanı soruyorsanız orası da sırr olarak kalsın 🙂  Cemal Safi’den ”Benim adım Aşk” şiiri benden okuyuculara gelsin.

Türkiyede en sevdiğiniz Şehir ve en sevdiğiniz yemek hangisi ?

Oksana Kuznetsova: Türkiyenin her bir karışını seviyorum. Şehirler hepsi bir birinden farklı hepsinin farklı bir harikası var.Ama yaşayacağım şehirler İstanbul ve İzmir. İstanbul zor bir şehir ve ben zoru severim. İzmir ise sakin huzur dolu,her insanın ihtiyacı olan şey.

Yemeğe gelince ise,ben yemeğe düşkünüm o yüzden her şeyi seviyorum 🙂 ama vazgeçilmezin nedir diye sorarsanız işte orası ayrı 🙂 ”Mıhlama” benim vazgeçilmezim.Kahvaltıya düşkünüm böyle saatlerce yavaş yavaş keyif yaparak kahvaltı yaparım,insanlar akşam rakısını açarken ben yan masada kahvaltı yapıyordum hala o derece yani 🙂 ve tabiki de o kahvaltıda Mıhlama varsa benden mutlusu yok.

 Peki klişe bir soru olacak belki ama , yemeğe düşkünseniz bu fiziğinizin sırrı ne ?

Öncelikle çok teşekkür ederim çok naziksiniz,ayrıntıda gizli iltifatları severim 🙂 . Fiziğimi ise tabii ki,Spora borcluyum.Düzenli yapmaya çalışıyorum.Bir ara fazla ara vermiş olsam alt yapıdan dolayı fiziğim kendini korudu.Spor eşittir genclik ve sağlık iksiri.Bir de annemle babamın hakkını yememek lazım 🙂

Okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

Okuyuculara ise söyleyeceğim tek bir şey var : Sizi Mutlu Eden Hayallerinizin Peşinden Koşmaktan Asla Vazgeçmeyin.

KAYNAK: CADDE DERGİ

Bir yanıt yazın