Magazin Name Güncel Magazin Haberleri
KÜÇÜK YAŞTA BÜYÜK İŞLERE İMZA ATTI: HAKAN BAŞAR JR
Bir Caz Virtüözü Doğdu
Sanatın her türlüsünün günümüzde daha da önemli olduğunun bilmem farkında mısınız? Elektronik çağda hızla akan zaman, bizi bir yok oluşa doğru sürüklüyor. Dijital ortamlarda duygusuzca yapılan sanat (!) biz dünya insanlarını duygusuzluğa doğru sürüklüyor. Dünyada yaratıcılığın, yeteneğin sıradan olduğunu düşünen fikirler elbet bir gün yok olacaklardır.
İşte bu yok oluşun içinde bazı küçük yürekler benim umutlarımın yok olmasına izin vermiyor. Onların sayesinde ümidimi yitirmeden geleceğe bakıyorum.
Küçük yaşına rağmen büyük başarıya imza atan genç bir adam Hakan Başar JR.
Dünya onun farkına vardı ya biz? Mütevazı kimliğini alabildiğince güler yüz ile süsleyen yetenekli gencimizi tanımanızı istedim. İçinde taşıdığı pozitif enerji gözlerinden dışarıya yansıyan Hakan Başar JR ile yaptığım söyleşiyi noktasına virgülüne dokunmadan sizler ile paylaşıyorum:
Ece Er : Kimdir Hakan Başar? Bana büyüdüğün evi ve aileni anlatır mısın? Ailede kaç müzisyen var? Senden başka müzik ile ilgilenen yeni kuşağınız var mı?
Hakan Başar JR Bu sene itibarıyla öğrencilikten caz müzisyenliğine geçiş yapmış, bunun yanı sıra öğrenimine Özel Pera Güzel Sanatlar Lisesi’nde devam eden 15 yaşında bir genç olarak kısaca tanımlayabiliriz Hakan Başar’ı. Babam, annem, ablam ve ben olmak üzere dört kişilik bir aileyiz. Benden başka babam ve amcam da uzun yıllar müzikle aktif olarak ilgilendiler.
Ece Er: Piyano çalmaya başlamadan önce müzik ile ilgin ve tanışma öykünü anlatır mısın?
Hakan Başar JR Müzik, evimizde her zaman vardı çünkü babam da müzikle ilgilendiği için hem CD’lerinden hem de çaldıklarını duyarak etkilendim. Hatta bir keresinde babam gitarının tellerini değiştirdiği sırada oralarda gezinirken tellerden biri kafama batmıştı. Bu iki yaşındayken olmuştu.
Ece Er: Neden caz, neden piyano? Başka bir müzik aleti çalmayı istedin mi? Çaldığın başka müzik aleti
var mı?
Hakan Başar: Babam commercial müzik yapmasına rağmen her zaman dinlenen müzik cazdı. Ben de 3-4 yaşında bu caz parçalarını evde ve arabada giderken dinledim.
Bir gün babamın orkestrasındaki, benim de sevdiğim hatta “ortak” dediğim bir ağabeyim mecburi bir sebepten dolayı o gün konsere gelememişti ve babam da “Kendi işimizi kendimiz halledelim.” diyerek beni piyanoya başlattı. Bebek adımlarıyla en alttan başladık. Bu ilk adımın yani ilk kitabın ismi “Junior Hanon” idi. Babamın bildiği müzik tarzı caz olduğu için çok kısa süre sonra piyano müfredatı olarak “Jazz Piano” metodları ile ilerleme devam etti. Bu benim için büyük bir şans oldu; piyano çalmayı öğrenirken caz müziğinin genel kavramlarını (voicing,comping,reharmonization vb) öğrendim. Michel Petrucciani,Oscar Peterson, Bill Evans,Keith Jarrett, Kenny Barron, Sonny Clark, Tommy Flanagan, Hank Jones gibi caz piyanistlerinden etkilenerek kendi stilimi oluşturmaya çalıştım. Bu arada da pek çok konser gerçekleşti ve müziğimi geliştirmemi sağladı. Sonrasında bugünlere gelindi. Tüm detaylı bilgiler internette farklı mecralarda da yer almakta. Başka bir müzik aleti düşünmedim, benim için uygun olanı buydu.
E.E- Bana “Hakan Başar Trio” ile deneyimlerini aktarır mısın?
H.B- Konserlerle ilgili deneyimleri; sahne tecrübesi, orada ve sahne arkasında olanlar, konser öncesi hazırlıkları, edinilen arkadaşlıklar vb. olarak değerlendirebiliriz. Bu sayede Ferit Odman, Halil Çağlar Serin, Kağan Yıldız, Engin Recepoğulları, İmer Demirer gibi çok önemli müzisenlerle tanıştım. Ayrıca Kerem Görsev, Chick Corea, Eddie Gomez, Ron Carter, Russell Malone, Brian Blade gibi müzisyenlerle de tanıştım. Kerem ağabeye de beni her zaman desteklediği için teşekkür ederim.
E.E- Kariyer odağın belirlendi. Artık sen bir “Caz Piyanisti” oldun. Bu küçük yaşında bu unvanı taşımak sana ne gibi artılar getiriyor? Sorumluluğunun aslında gitgide arttığını fark etmek sana ne gibi bir etki yapıyor?
H.B- Bu müzik çok değerli bir müzik, benim için de fazlasıyla… Türkiye’de benim yaşımda yani 9 yaşında bu müzikle ilgilenen hiç olmamış. 13-14 yaşlarımdayken yapılan stüdyo kayıtlarım, İngiltere’den Ubuntu Music tarafından değerlendirilerek albüm haline getirildi ve ilk albümüm olan On Top of The Roof 18 Ekim’de tüm dünyada çıktı.
Sorumluluk büyük; her zaman iyi, hazır olup sürekli kendinizi geliştirmeli ve yenilemelisiniz.
E.E- Müzisyen bir ailede doğmasan, sence hangi mesleği seçerdin?
H.B- Bilgisayar mühendisliği.
E.E- Sanatın başka kolları ile ilgileniyor musun?
H.B– Hayır.
E.E- Boş zamanın var mı?
H.B- Çalışmak istemezsem tüm zamanım boş diyebiliriz. Çalışma ve dinlenme planlamalarımızı babamla birlikte yapıyoruz. Benim durumuma göre gerekli araları veriyoruz ve böylece daha dinç, sağlıklı ve kafamdaki seslerden arınmış olarak bir sonraki çalışmaya başlayabiliyorum.
E.E- Küçük yaşlarda olmana rağmen gerek Türk gerek yabancı uluslararası platformlarda yer alan değerli caz sanatçıları ile çalışman sende ne gibi bir etki yarattı?
H.B- Tabii ki olumlu etkisi var ancak bunu özenti değil motivasyon olarak tanımlayabiliriz.
E.E- Fastfood yer misin? En çok hangi fastfood yemeyi seviyorsun? En sevdiğin yemek ne?
H.B- Tabii ki. Özellikle televizyon seyrederken… Hamburger. Tüm ızgara çeşitleri ve mantı…
E.E-İnternet ortamında oyun oynar mısın? Oynuyorsan ne kadar zamanını harcarsın? En sevdiğin dijital oyun ne? Spora ilgin var mı? Spor seyreder misin? Hangi takımı tutarsın?
H.B-Oynarım. Zaman belli olmuyor. Bazen dalıyorum ve saatler geçiyor. Fifa… Spora ilgim var. Biraz basketbol oynadım ancak aktif olarak pek oynama şansım yok çünkü sakatlık olmasın diye piyanoyla ikisi bir arada olamıyor. Futbol ve basket maçlarını takip ediyoruz. Zaman zaman atletizm, yüzme. Fenerbahçe taraftarıyım.
E.E- Küçük yaşlardan beri severek yaptığın müzik çalışmaların sana ne kattı? Bu yaşta geleceği planlamak seni nasıl etkiliyor?
H.B-Olağanüstü olan dikkat dağınıklığımı giderdi. Sorumluluk sahibi yaptı. İçimdeki enerjiyi atmamı sağlıyor. Daha da önemlisi müzik son derece keyif aldığım bir uğraş, çok eğleniyorum. Sahne heyecanı da bir başka…
Ben böyle bir şey düşünmüyorum. Beni ilgilendiren sadece güzel müzik yapmam. Bu konu ile ilgilenen profesyonel insanlar var ve olaylar onların yönlendirmesiyle gelişiyor.
E.E-Artık delikanlı oldun. Kız arkadaşın var mı? Hiçbir kıza beste yaptın mı ya da onu etkilemek için piyano çaldın mı?
H.B- Pek çok kız arkadaşım var ama şu an ciddi biri yok.
E.E- Bana günlük rutinini anlatır mısın? Hafta sonu planların neler oluyor?
H.B- Her günüm değişik. Hiçbir rutinim yok. Her an her şey sürprize açık.
E.E- Tatil planların içinde hep müzik var mı? Egzersizlerini ihmal etmeden nasıl tatil yapıyorsun?
H.B- Babam bunun da planlamasını yapıyor. İstanbul’da denize girilecek yer pek olmadığı için, üç senedir bir tesise gidiyoruz ve bu tesiste piyano mevcut.
E.E- Kariyerinde en çok yapmak istediğin ne?
H.B- Tek cümleyle özetlersek, “Kalıcı olabilmek.” Bunun içine pek çok aktiviteyi sığdırabiliriz.
E.E- Dünyada senin kadar küçük yaşta “Caz Piyanisti” olan var mı?
H.B- Birkaç çocuk daha var.
E.E- Beste yapıyor musun?
H.B- Şu an beste yapmıyorum. Biraz daha zamanım olduğunu düşünüyorum.
E.E- Planlar dahilinde yaşamak senin hayatına neler katıyor?
H.B- Planlar dahilinde yaşamazsam her şey birbirine girer. Biz, düzen içinde hareket eden veya zaman zaman düzensiz gibi görünen ama aslında tam tersi olan bir hareket kabiliyetine sahibiz. Bu da bizi son derece hızlı yapıyor.
E.E- Bu sene planladığın etkinlik ve konserlerini benim ile paylaşır mısın?
H.B- 2019 konserleri,
22 Mayıs Akbank Sanat
16 Temmuz İstanbul Caz Festivali
22 Ekim Albüm Lansman Konseri (Özel Pera Güzel Sanatlar Lisesi)
15 Kasım EFG London Jazz Festival
E.E- İngiltere vizesi, albüm lansmanı, 20 Ekim’de Pera Güzel Sanatlarda yapılacak konser, okul koşuşturması sırasında bana vakit ayırıp bu söyleşiyi kabul ettiğin için teşekkür ederim.
H.B- Ben teşekkür ederim
Hakan Başar yaşının üzerinde bir performans ile geleceği planlıyor. Bu yolda ona başarılar diliyorum yolun açık, şanslı, ışıklı olsun genç adam. Güzellikler seni bulsun!
Hayatta seçtiğiniz yolun size güzellikler getirmesi dileği ile…
Hakan Başar JR Müzik Hayatı:
2004 doğumlu olup 8 yaşında piyanoya başlayan Hakan Başar, kısa süren özel derslerin ardından gitarist olan babasıyla çalışmalarına devam etti.
Caz piyano çalışmalarını ise sırasıyla; Noah Baerman, Bill Cunliffe, Andy LaVerne, Andrew D. Gordon, Walter Norris, Bill Dobbins, Jeb Patton, David Berkman, Neil Olmstead, John Valerio, Clare Fisher gibi caz piyanistlerinin müfredatıyla yaptı.
Sonrasında Michel Petrucciani, Oscar Peterson, Keith Jarrett, Kenny Barron, Hank Jones,Bill Evans,Tommy Flanagan transcription ve repertuvarı ile başta 5. Pera Müzik Festivali olmak üzere ilk konserini verdiğinde 10 yaşındaydı.
“Tribute Michel Petrucciani”,”Tribute Oscar Peterson & Keith Jarrett” gibi projelerle Büyük Kulüp,CKM,İstanbul Hilton,BBVA (Esma Sultan),Akbank Sendikasyon İmza Töreni(Raffles Hotel),Akçansa (Sabancı Center) gibi etkinliklerde sahne aldı.
Öğrenim hayatının yanı sıra müzik çalışmalarını da tüm hızıyla sürdüren Başar,2015’in sonunda girdiği ilk kayıtlarını İTÜ MİAM Stüdyolarında gerçekleştirdi.Pek çok yazılı ve görsel basında yer alıp 12 yaşında iken İstanbul Caz Festivali-Genç Caz finalisti olup festival kapsamında konser vermeye hak kazandı.
8 Şubat 2017 tarihli “Akbank Sanat Genç Yetenek” konseri ile başlayan yeni dönem 17 Mart 2017 İzmir-Avrupa Caz Festivali, 28 Mart 2017 İstanbul Caz Festivali Tanıtım Gecesi, 29 Mart 2017 Ahmet Ertegün’ü Anma Gecesi ile devam etti.
Başar’ın ilerleyen süreçteki konserleri ise 30 Nisan 2017 Dünya Caz Günü, 6 Mayıs 2017 Zorlu PSM Festivali, 8 Mayıs 2017 7.Pera Müzik Festivali,17 Mayıs 2017 Ankara Caz Festivali, 22 Haziran ve 15 Ağustos 2017 Kenan Doğulu Harbiye Açık Hava Sahnesi (konuk sanatçı), 8 Temmuz 2017 İstanbul Caz Festivali (Sabancı Müzesi) konserleriydi. 9 Kasım 2017’de ise 27.Akbank Caz Festivali’ndeki konseri Saint Benoit sahnesindeydi.
Bu zaman zarfında başta Chick Corea olmak üzere Ron Carter, Russell Malone, Eddie Gomez, Donald Vega gibi isimlerle tanışıp Chick Corea ile İstanbul konseri öncesi workshop yapma şansı buldu.
2017 Eylül ayında başlayan albüm kayıtları ise Babajim İstanbul Studios & Mastering’de gerçekleşti.
Bu kayıtlarda başta Ferit Odman olmak üzere İmer Demirer, Halil Çağlar Serin, Engin Recepoğulları ve Kağan Yıldız yer alıp babası F.Hakan Başar ile de Star Eyes (Gene de Paul) isimli şarkının kaydını gerçekleştirdi.
Bu kayıtlar yurtdışındaki pek çok değerli müzik adamı tarafından da sosyal medya aracılığıyla takip edildi ve çok büyük beğeni aldı.
İlk yurtdışı etkinliği ise Hakan’ın 2 Temmuz 2018 tarihli kaydı olan Michel Petrucciani’nin On Top Of the Roof isimli parçasının Montreal’de (Kanada), Coco Jazz radyo programında yayınlanmasıyla gerçekleşti.
2019 yılı Ocak ayında Hakan,CRR’de İBB Kent Orkestrası’na konuk oldu ve Hakan Aysev ile sahne aldı.
Nisan ayında ise Başar bu kez TRT Caz Orkestrası ile CRR Sahnesi’ndeydi.
22 Mayıs 2019’da ise Akbank Sanat, Hakan Başar’a ev sahipliği yaptı.Hakan Başar Trio konserinin özel konukları ise İngiltere’den Hakan için gelen ve Hakan’ın “On Top Of The Roof” isimli albümünün yapımcısı Ubuntu Music ve Ubuntu Management Group kurucu ve direktörü Martin Hummel ve değerli eşi Leslie Husbuls Hummel oldu. Hummel konser açılış konuşmasında,Hakan ve albüm çıkış tarihinden söz edip, artık Hakan’ın da Ubuntu Music ailesinin bir parçası olduğunu açıkladı.
16 Temmuz 2019’da ise Hakan yeniden İstanbul Caz Festivali’nde ve bu kez Uniq İstanbul Sahnesi’nde yer aldı.
Bu iki önemli konser arasında bir harika gelişme de Hakan’ın Ellora Management sanatçılarından biri olmasıydı. Ellora Management’in başkanı Laura Hess-Hay Jamal’in Hakan’a bu şansı tanıması ve caz efsanesi Ahmad Jamal’in özel onayı ile, Hakan Ellora Management’e katıldı.
Bu süreç içerisinde Hakan ve ailesi kritik bir karar daha alarak Hakan’ın yolunu müzik olarak belirlediler ve artık Hakan Başar Pera Güzel Sanatlar Lisesi’ndeydi. İlk konserini verdiği kurum Hakan’ı tekrar bağrına basmıştı.
Hakan’ın ilk önemli yurt dışı konseri ise 15 Kasım 2019 EFG Londra Jazz Festival’inde Pizza Express Jazz Club Soho’da.
Ece Er /Magazinname.com
