Derin Mor dizi incelemesi

TRT'nin dijital platformu Tabii'nin distopik dizisi "Derin Mor" beklentilerinizi karşılayabilecek mi?

Derin Mor dizi incelemesi

TRT’nin dijital platformu Tabii’nin en iddialı dizilerinden biri olan “Derin Mor” dizisini sonunda izleme fırsatı buldum.

 

“Derin Mor” dizisinin senaryosunu Fatih Üner, Aysil Akşehirli ve Yeşim Aslan kaleme alırken dizinin yönetmen koltuğuna da Mehmet Fazıl Coşkun oturmuş. Kadroya baktığımda  Deniz Celiloğlu, Nilperi Şahinkaya, Tuğçe Talu, Zümre Ertürk, Arın Kuşaksızoğlu, Murat Kılıç, İncinur Daşdemir, Emrah Kolukısa, Ayşe Demirel, Hatice Altan ve Tayfun Sav gibi isimleri görünce çok kötü bir şey çıkmaz dedim.

 

Konusunu daha izlemeden çok kısa göz attığımda distopik bir dizi olduğunu görünce açıkçası biraz da heyecanlanmadım da değil. Hatta başta Hollywood olmak üzere bu tarz birçok iyi film ve diziyi izleyen biri olarak “Derin Mor” dizisine merakım bir kat daha arttı.

 

Dizinin çok kısa konusuna değinecek olursak “Derin Mor” dizisi güneşte yaşanan bir patlama sonrası yaşanan kaosu anlatıyor.

 

Anlatıyor anlatmasına çok iyi oyuncuları kadrosunda barındırmış olsa da Tabii’nin bu iddialı dizisinde oyunculuk neredeyse sıfır. Hatta bunu rakamla da bir daha yazayım 0.

 

Kurgu desenize o daha da beter.

 

Düşünün bir anda elektrikler kesiliyor. Birçok şeye ulaşamıyor, kredi kartınız, banka kartınız var ama alışveriş yapamıyorsunuz.

 

Tüm bunların yanında hiçbir yakınınıza hiçbir şekilde ulaşamıyorsanız ne olur?

 

Panik yaşarsınız değil mi?

 

Bu yüzünüze yansır mı?

 

Kesinlikle!

 

Peki filmde hiçbir oyuncunun yüzünde bu paniği gördüm mü?

 

Kesinlikle hayır.

 

Mimikler deseniz bunda da sınıfta kalmışlar.

 

Konu işlenirken saçmalıklar, devamlılıklar hak getire.

 

Dizinin en güzel yanı dizide bir köpeğimiz var.

 

Bu köpeğimizin olduğu sahneler ve hareketleri dahi dizideki tüm oyuncuların performansından bin kat daha iyi.

 

Düşünün dizinin gerisini.

 

Hastanede kaos ortamı yaşanıyor ama ekranda gördüğünüz size yansıyan en ufak kare yok.

 

Makyajlara bakıyorsunuz tamamen sıradan.

 

Oyunculara bütçemiz yok elimizdeki senaryo bu hadi sizde buna göre makyajlarınızı kendiniz yapın deseniz bundan daha iyisini yapabilirlerdi.

 

Buna yemin edebilirim ama tabi ki ispatlayamam.

 

Üzülürüm, üzülürüm bu kadar güzel bir senaryoyu bir yapımcı, bir yönetmen ve bu kadar iyi bir oyuncu kadrosu nasıl çöp yapabildiler.

 

Tabi bir de bunların yanında Tabii yöneticileri diziyi izleyerek mi onay verdiler yoksa sadece diziyi proje olarak kabul edip sonra da buna bu kadar para harcadık bari yayınlayalım mı dediler?

 

İnanın çok merak ediyorum.

 

Bu diziyi izledikten sonra bu diziye onay veren kim varsa acaba ne düşünmüştür?

Bir de küçük bir dip not. Dizimizin kahramanı ülke kaos eşiğinde insanlar can derdinde iken bile yanında pikap ve babasının plağı ile müsait bulduğu her ortamda babasının şarkısını dinliyor.

Benim de bu sahneleri izlediğimde aklıma ilk gelen bir atasözü oluyor “Mahalle yanarken, mahallenin o..spusu saçını tararmış”

Kamil Hızer / Magazinname.com

Bir yanıt yazın