DOLAR 32,4096 0.23%
EURO 35,1203 -0.1%
ALTIN 2.326,300,29
BITCOIN 22960652.34816%
İstanbul
16°

AÇIK

05:18

SABAHA KALAN SÜRE

02 Ekim 2020 Cuma

Canan Anderson Barış Manço’nun ölümsüz eseri “Kara Sevda”ya kemanıyla yeniden hayat verdi

Canan Anderson Barış Manço’nun ölümsüz eseri “Kara Sevda”ya kemanıyla yeniden hayat verdi
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Canan Anderson söz ve müziği Anadolu rock müziğinin efsane isimlerinden biri olan Barış Manço’ya düzenlemesi Garo Mafyan ve Kurtulan Ekspres’e ait olan unutulmaz şarkısı “Kara Sevda”ya kemanıyla yeniden hayat verdi.

Konu hakkında kısa bir açıklama yapan Canan Anderson “Barış Manço benim çok sevdiğim ve saygı duyduğum bir sanatçıdır. Kara Sevda adlı şarkısı da kendisinin en sevdiğim şarkılarından birisi. Bu yüzden bu parçayı kemanımla yeniden hayat vermek istedim” diyerek duygularını ifade etti.

Hatırlanacağı üzere Canan Anderson geçtiğimiz yıllarda İstanbul’un Balat semtinin arka sokaklarında sokak müzisyeni çocuklarla yaptığı şakalarla gündeme gelirken “Kara Sevda” adlı şarkının klip çekimleri için de yine İstanbul sokaklarını tercih etti.

İstanbul’un kalbinde ayrı bir yeri olduğunun da altını çizen Canan Anderson “Klip çekimi için bu yüzden İstanbul’u seçtik. Bu şehrin sokaklarının inanılmaz güzel bir enerjisi var ve bu çalışmamın herkese enerji getirmesini diliyorum” dedi.

Kamil Hızer / Magazinname.com

Instagram: @kamilhizer

Devamını Oku

Pınar Çekirge “Hayatın Şaşırtıcı Tesadüfleri Vardır… Ve Payansız Çelişkileri”

Pınar Çekirge “Hayatın Şaşırtıcı Tesadüfleri Vardır… Ve Payansız Çelişkileri”
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Yıldırım Fikret Urağ’ın yazdığı yönettiği ve Polis karakterini yaşar kıldığı ” Otelde ” adlı oyunda, afiş tasarımını Sinan Aksu, ışık tasarımını Kemal Yiğitcan, dekor tarımını Hüseyin Çamur üstlenmiş.
Ubru Unurtan Urağ ve Okan Bayülgen uzun yıllar belleklerde taptaze kalacak ve daha da önemlisi yaşamaya devam edecek iki karaktere başarıyla hayat vermişler.
Geçmişin acıları her ikisini de zor birer insana çevirmişti giderek.Ne tuhaf, tanışmaları bile başlıbaşına bir hayal kırıklığıydı aslında.Kendilerine sunulan ( önerilen demek isterdim ama dayatılan ) hayatlar karşısında yenilmemek için çabalıyorlardı.Aslında ‘herkesin bildiği sırlar’ı ortaya dökme, çoktan bir bulmacaya dönüşen yaşamı sorgulama zamanıydı.
 “ Peki, sana bir rol verip oynamaya zorlarsam oynar mısın o rolü, yalnızca beni sevdiğin için? ”
Kadın, erkek ve polis memuru, üçü de oyun kurucu olmuştu, üçü de yek diğeri için ‘öteki’ ve bir o kadar da beden ve gölge, yara ve bıçak, ses ve yankıydı aslında.Önce ve sonraydı.Vazgeçiş ve başlangıçtı.
Peki edebi düşlemlerle dolu, gök gürültülü, şimşekli, rüzgarlı yağmurlu bir gecede o otel odasında işlenen sıradan bir cinayet miydi sadece ? Sakın bir intihar olmasın…yedekte kalansa, belki de çoktan ölmüş aşk molekülleriydi.Ya erguvan rengi yalnızlıklar, ya çoktan biley taşına dönüşmüş yalnızlıklar…
Üç kahraman da hikaye anlatmaya yeltenmeden, bir hikaye kurmuşlardı.Dahası oynanan bir dizi oyunun içinde kaybolmuşlardı farkına bile varmadan.Aslında geçmişte başlayan bir hikayenin nasıl aktığını, nerelerde yan mecralara saptığını izlerken, tanık ve suç ortağı olduğumu hissettim bir an.Çok uzaktan, bir ömür kadar uzak diyarlardan beri onlara eşlik ettiğini ayrımsadım.Ürperdim.Ürpermek ne kelime, korktum.Kaderin bize hangi yazılmamış sayfaları açacağını, bilmediğimi düşündüm.O çaresizliği duyumsadım.Hani derler ya, ” Pervane ateşe aşıktır.Ateş sonu olur..”
Gökgürültüsü ve şimşek…
Adam ve kadın ipsiz bir uçurtma benzeri, kopmuş koşuyorlardı çağrışımlar, düşlemler, hatırlayışlar arasında.Humma gibi, cinnet gibi, sayrı dolu bir şeydi bu.
Beyefendi sizi anlıyorum. Haklısınız. Burası bir otel odası bu da bir yatak, yataktaki de karınız. Tabii tüm bunlar birçok ahlak dışı çağrışımlara neden oluyor. Ancak bilmenizi isterim ki biz karınızla bütün gece boyunca kim olduğumuzu ve buraya nasıl geldiğimizi anlamaya çalıştık. İnanın başka hiçbir şey yapmaya fırsat bulamadık.”
Yazar ve yönetmen Yıldırım Fikret Urağ seyirciyi oyun boyunca aktif olmaya çağrıyor, katılımcı olmasını sağlıyor.Ve belki de en önemlisi Ebru Unurtan Uruğ, Okan Bayülgen, Yıldırım Fikret Urağ , hayatın doğal akışını bir başka okumayla anlamamız için şifreler sunuyorlar bize…tıpkı bir sümüklü böcek gibi geriye bıraktığımız izlere dönüp bakmamızı fısıldıyorlar kulağımıza usulca.
” Otelde ” oyununda alkış avcılığı, kıran kırana bir manipülasyon zırvalığı, yüzeyselleşme çabası, sıradan bir sahne dili, yerine tam oturmamış olaylar, kahramanlar yok.Işığı da, kalibresi de yüksek, rüzgarı güçlü oyunculuklar, seyirci için zor, tuzaklı ve bir o kadar da üst düzey bir reji ve tekst var.
“Otelde” yi her izleyen, hiç kuşkusuz, kendisinden bir şeyler katıyor oyuna, çifte su verilmiş tutku suçlarını, hayatın derinliğinde gizli kalmış alevli özlemlerini anımsıyor, kendini sorguluyor, kendiyle ödeşiyor.(istese de, istemese de kapak açılıyor.Cin serbest kalıyor çünkü.)
“Otelde” seyri keyifli, Okan Bayülgen, Ebru Unurtan Urağ ‘ın resital kıvamındaki oyunculuklarıyla göz dolduran, belli bir öz, anlatım, yansıtma uyum ve bütünlüğü sağlamış, belki dünya tiyatroları içinde bile antolojilere girebilecek bir eser.
İzlemenizi, öneririm.
Devamını Oku

Ersin Sönmez’in yeni teklisi “Kanıtlı Delilli” yayında

Ersin Sönmez’in yeni teklisi “Kanıtlı Delilli” yayında
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ersin Sönme gurbetçi bir ailenin çocuğu olarak 1990 yılında Fransa’nın Lille kentinde Ayşe ve Cemal Sönmez çiftinin ilk oğulları olarak dünyaya gelmiştir.

İlkokula Fransa’nın Lille kentinde başlayan Ersin Sönmez ailesinin iş gereği Belçika’ya taşınması üzerine eğitimine Belçika’da devam ederken müziğe büyük ilgi duymaya başlaması üzerine müzik eğitimlerine başlar ve müzikal yolcuğuna Türk Halk Müziği söyleyerek adım atar.

Yıllar 2015’i gösterdiğinde profesyonel olarak müzik dünyasına yaptığı ilk tekli ile adım atan Ersin Sönmez 2017 yılında “Hayal” adlı albümle müzik dünyasında bende varım dedi.

2020 yılında müzik tarzını değiştirme kararı alan Sönmez bu kez de şarkıcı Akın’ın sevilen parçası “Anlatamıyorum” ile müzikseverlerle buluştu ve bu çalışması büyük ses getirdi.

4 yıl gibi bir süre müziğe ara veren Ersin Sönmez söz ve müziği Doğanay Karadeniz imzalı düzenlemesi Efe Can, mix mastering’i Buğra Kunt tarafından yapılan “Kanıtlı Delilli” adlı yeni teklisi ile müzikseverlerle buluşmanın heyecanını yaşıyor.

Ersin Sönmez “Kanıtlı Delilli” adlı şarkısının klip çekimleri için kameralar karşısına geçerken yönetmen koltuğuna da Enes Bilal Taşçı otururken klip Karaköy ve Maslak’ta bulunan Honeybee platoda çekildi. Klip çok kısa bir sürede 1 milyonun üzerinde izleyici tarafından izlenirken büyük bir başarıya daha imza atılmış oldu.

Kamil Hızer / Magazinname.com

Instagram: @kamilhizer

Devamını Oku

OPEN DESIGN İSTANBUL YARIŞMA BAŞVURULARI BAŞLADI

OPEN DESIGN İSTANBUL YARIŞMA BAŞVURULARI BAŞLADI
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Takım Tezgahları Sanayici ve İş İnsanları Derneği (TİAD) tarafından düzenlenen “Open Design İstanbul Sürdürülebilir Sanayi için Tasarım Yarışması”na katılımlar devam ediyor. “Sürdürülebilir Sanayi için Tasarım” temasıyla düzenlenen yarışmaya başvurular 31 Mayıs 2024’e kadar sürecek ve kazananlar 30 Eylül 2024’te MAKTEK Avrasya Fuarı’nda düzenlenecek törenle açıklanacak.

 

Takım tezgahları ve tamamlayıcı ekipmanları sektörünün çatı kuruluşu Takım Tezgahları Sanayici ve İş İnsanları Derneği (TİAD), 2021-2023 yılları arasında İSTKA’nın desteği ile hayata geçirdiği “Open Design İstanbul Tasarımcı-Sanayici İşbirliği Platformu”nu takım tezgahları sektöründe küresel rekabetin önünü açmak amacıyla geliştirerek devam ettiriyor. Takım tezgahları ve otomasyonun yarattığı yüksek katma değere dikkat çekmek ve yeni teknolojilerin üretimine ilgiyi artırmak, tasarımcılarla sanayicileri daha fazla iş birliği yapmaya teşvik etmek amacıyla düzenlenen yarışma, “Sürdürülebilir Sanayi için Tasarım” teması ile tüm tarafların katılımına açık olarak “CNC Takım Tezgahı için Robotik Yükleme/Besleme Sistemi Tasarımı” konusunda gerçekleştirilecek. Yarışmanın ve yürütülen çalışmaların hedeflerinde Türkiye’nin, takım tezgahları ve üretim teknolojileri sektöründe yeşil üretim, sürdürülebilir ekonomi, otomasyon, Endüstri 4.0 uygulamalarının yanı sıra tasarımda da dünyada ön plana çıkarılması bulunuyor.

Başvurular 31 Mayıs 2024’e kadar devam edecek

 

Günümüzün gerçeği ve yükselen trendi olan sürdürülebilirlik, yeşil dönüşüm uygulamaları açısından, gelişmiş ülkeleri yakalamak için katma değeri yüksek, özgün ürün tasarımı girişimlerini sağlamaya öncülük etmek, ihracatı artırmak için altyapı çalışmaları yürütmek amacıyla TİAD tarafından “Open Design İstanbul – Sürdürülebilir Sanayi İçin Tasarım Yarışması” organize edildi. 2 aşamalı olarak gerçekleşecek yarışma kapsamında katılımcılardan, “CNC Takım Tezgahı için Robotik Yükleme/Besleme Sistemi Tasarımı” yapmaları istendi. Yarışmaya başvurular 31 Mayıs 2024 saat 23:59’a kadar https://www.tiad.org/opendesignistanbul/ adresinde yer alan şartnameye uygun olarak yine aynı adreste yer alan online başvuru modülü aracılığı ile yapılabilecek.

Yarışmada ilk 3 sırayı alacak tasarımların ödülleri şu şekilde açıklandı. Birincilik Ödülü 90.000 TL ve iF Forum Design Award Uluslararası Tasarım Derecelendirme Programı’nın İlk Başvuru Ücreti olacak. İkinci olacak tasarım için 60.000 TL, üçüncü olacak tasarım için ise 30.000 TL ödül verilecek. Yarışmaya katılım şartları ve tüm detaylar yine https://www.tiad.org/opendesignistanbul/ adresinden öğrenilebilecek.

Devamını Oku

İç Mimarlık Ofisleri

İç Mimarlık Ofisleri
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İç mimarlık ofisleri, iç mekan tasarımıyla ilgili çeşitli hizmetler sunan profesyonel kuruluşlardır. Bu ofisler, müşterilerinin estetik ve fonksiyonel ihtiyaçlarına uygun iç mekanlar oluşturmak için tasarım ve planlama süreçlerini yönetirler. İç mimarlık ofislerinin yaptığı başlıca işler şunlardır:

İç Mekan Tasarımı: İç mimarlık ofisleri, konutlar, ofisler, oteller, restoranlar, mağazalar ve diğer ticari alanlar gibi çeşitli mekanlarda estetik ve fonksiyonel tasarımlar oluştururlar.

Proje Yönetimi: İç mimarlık ofisleri, projenin planlama, bütçe kontrolü, süreç yönetimi ve diğer yönetim görevlerini üstlenirler.

Mood Board Oluşturma: Müşterilere tasarım fikirlerini görsel olarak iletmek amacıyla renk paletleri, malzeme örnekleri ve mobilya seçeneklerini içeren mood board’lar oluştururlar.

Uygulama ve İnşaat Denetimi: Tasarım aşamasının ardından, iç mimarlık ofisleri projenin uygulama ve inşaat sürecini yönetirler. İnşaat aşamasında çalışanları denetler, malzemelerin doğru bir şekilde uygulandığından emin olurlar.

Mobilya ve Aksesuar Seçimi: İç mekanlarda kullanılacak mobilya, aydınlatma ve diğer dekoratif öğeleri seçerler. Bu, mekanın genel estetiğini tamamlamak için önemlidir.

Işık ve Renk Planlaması: Işıklandırma ve renk seçimi, iç mimarlık ofislerinin uzmanlık alanları arasındadır. Doğru aydınlatma ve renk paleti, mekanın atmosferini belirleyebilir.

Alan Kullanımı ve Düzenleme: İç mimarlık ofisleri, mekan içindeki alanları en verimli şekilde kullanmak için düzenleme ve planlama yaparlar. Fonksiyonellik ve kullanıcı ihtiyaçları gözetilir.

Teknik Detaylar ve Teknik Çizimler: Tasarımın uygulanması için gerekli olan teknik detaylar ve teknik çizimleri hazırlarlar. Bu çizimler, inşaat ekipleri ve diğer ilgili paydaşlar tarafından anlaşılabilirliği artırmak için kullanılır.

İç mimarlık ofisleri, genellikle müşterinin taleplerini ve ihtiyaçlarını anlamak, bütçe sınırlamalarını gözetmek ve estetik beklentileri karşılamak için işbirliği yaparlar. Her proje özel olduğu için, iç mimarlık ofisleri çeşitli stiller, trendler ve müşteri beklentileri konusunda geniş bir bilgi birikimine sahip olmalıdır.

İç Mimarlık Nedir?

İç mimarlık, bir mekanın iç tasarımı, düzenlenmesi ve dekore edilmesiyle ilgilenen bir disiplindir. İç mimarlık, estetik ve fonksiyonu bir araya getirerek kullanıcıların ihtiyaçlarına uygun, konforlu ve güzel iç mekanlar yaratmayı amaçlar. Bu disiplin, bir dizi beceri, bilgi ve sanat anlayışını birleştirir ve genellikle mekanların estetik, işlevsellik ve güvenlik açısından optimize edilmesini hedefler.

İç mimarlık, sadece estetik değil, aynı zamanda işlevsellik, ergonomi, güvenlik ve kullanıcı deneyimi gibi faktörleri de içerdiği için multidisipliner bir alandır. Bu disiplin, konutlar, ofisler, oteller, restoranlar, alışveriş merkezleri ve diğer çeşitli mekanlarda uygulanabilir.

İç Mimarlık İstanbul Firması Varalli Interior’u Tanıyın!

Varalli Interior, iç mimarlık sektöründe çığ atmayı amaçlayan bir firma olarak karşımıza çıkmaktadır. Güçlü ekibi ve yaptığı işler dolayısı ile iç mimarlık istanbul dendiğinde yegane firmalar arasında yerini almaktadır. Varalli Interior, sektörde önemli başarılara imza atan iç mimar Onur Varal’ın öncülüğünde kurulan iç mimarlık firmasıdır.

Varalli Interior, müşterilerinin memnuniyetini ön plana alan çalışma anlayışı ile müşterilerine öngörülebilir fiyatlarda kusursuz projelere imza atmaktadır.

Aynı zamanda Varalli Mobilya ismiyle de 1985’ten günümüze kadar hizmet veren firmamız, hem mobilya hem de iç mimarlık alanında yenilikçi çalışmalarına kesintisiz devam etmektedir.

 

Devamını Oku

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.