Pierre Fabre’den çevreye duyarlı taahhüt!

Ekolojik bilincin artmasıyla birlikte, her geçen yıl sürdürülebilir tarım, doğaya zarar vermeyecek hasat ve çevreye duyarlı üretim gibi kavramlar önem kazanıyor. Diğer yandan kozmetik veya aile sağlığı ürününün yaşam döngüsünün her aşaması, çevre üzerinde etkiler yaratıyor.

 

Dünyanın en büyük özel bitki arşivinde 16bin bitki örneğini bünyesinde bulunduran ve ürünlerinde kullandığı bitkilerin yüzde 97’sini sürdürülebilirlik esasına göre toplayan Pierre Fabre, tüketicilerin daha sürdürülebilir bir şekilde bilinçli tüketimler yapabilmelerine yardımcı olmak için “YEŞİL ETKİ ENDEKSİ”ni oluşturdu.

Sosyo-çevresel ürün derecelendirme sistemini ilk kullanan şirket!

10 yılı aşkın süredir yaptığı araştırmalarda, ürünlerin çevresel analizlerinden elde edilen verilere göre hareket eden Pierre Fabre, bugün hem kozmetik hem de aile sağlığı ürünlerinde kullanılabilen sosyo-çevresel ürün derecelendirme sistemini kullanan ilk şirket olma özelliğine sahip.

Ürünlerin çevresel ve toplumsal etkilerinin, toplam 20 ayrı kritere göre sınıflandırılarak ürün ambalajları üzerinde bu etkinin belirtildiği YEŞİL ETKİ ENDEKSİ kapsamında, ürün ambalajlarında A-B-C-D sınıfları işaretlenerek ürünün ne derece çevre dostu olduğu belirtiliyor ve tüketicilerin ürün tercihlerinde bunu göz önüne almasına imkan veriliyor.

YEŞİL ETKİ ENDEKSİ’ne göre ürünler; bio çözünürlük, geri dönüştürülebilir ambalaj ve organik içerik gibi çevresel kriterlerin yanı sıra, ürünün satışından elde edilen gelirle doğaya ve insana yönelik sosyal sorumluluk projelerine kaynak ayrılması gibi bir çok sosyal kritere göre değerlendiriliyor. Tüm bu kriterlerin sağlamlığı ve güvenilirliği ise, bağımsız kuruluş AFNOR Certification tarafından değerlendiriliyor.

Bir çok farklı kategoriyi kapsıyor

Yeşil Etki Endeksi’nin her türlü kozmetik ve aile sağlığı ürününe uyum sağlayabildiğini kanıtlamak amacıyla, ilk değerlendirmeler; şampuanlar, kuru şampuanlar, duş jelleri, yüz ve vücut kremleri, akne tedavilerinde kullanılan ürünler, ağız bakım ürünleri vb. ürünleri kapsayacak. Yeni ürünler ise aylık olarak değerlendirilerek, her yıl sonuna kadar markanın web sitesinde duyurulacak.

Yeşile saygı taahhütleri oluşturuldu

Yeşile saygı ilkeleri kapsamında 2019’dan itibaren yeni ürünlerinin tamamı eko-tasarımlı olarak piyasaya verilen, 2021 yılında ise yeni bitki ekstraktlarının yüzde 80’ini organik bitkilerden sağlamaya başlayan Pierre Fabre, 2023 yılına kadar her iki üründen birinin eko tasarımlı olmasını, 2024 yılına kadar su tüketimini yüzde 20 azaltmayı ve 2025 yılına kadar da CO2 emisyonlarında yüzde 30, enerji tüketiminde yüzde 25 azalma yapmayı amaçlıyor.

 

Ecocert 26000 sertifikasına sahip

Mösyö Pierre Fabre’nin 1951 yılında kurduğu eczaneyle başlayan ve bugün, onkoloji, kadın sağlığı, üroloji, tüketici sağlığı ve dermokozmetik alanlarında hizmet veren Pierre Fabre, çevre dostu bir taahhüt olan Ecocert 26000 sertifikasına da mükemmellik düzeyinde sahiptir.

 

 

Pierre Fabre hakkında: Vizyon sahibi bir eczacı botanikçi ve tutku dolu bir girişimci olan Mösyö Pierre Fabre’nin, 1951 yılında kurduğu eczane, bugün Onkoloji, Kadın Sağlığı, Üroloji, Tüketici Sağlığı ve Dermokozmetik alanlarında faaliyet gösteren, uluslararası şirketler grubuna dönüşmüştür. Pierre Fabre Laboratuvarları, Avrupa’nın en büyük ikinci bağımsız özel ilaç laboratuvarı olarak hizmet vermektedir. Ürünlerini geliştirirken doğanın sunduklarını kullanan gelirinin anlamlı bir kısmını Pierre Fabre Vakfı aracılığı ile geniş kapsamlı sosyal sorumluluk projelerinde kullanan grubun bu çalışmaları, Eccocert tarafından Mükemmel sertifikası ile derecelendirilmiştir. Köklerinden ve değerlerinden hiç kopmadan dünyaya açılan Pierre Fabre Grubu, gelirinin anlamlı bir kısmını Pierre Fabre Vakfı aracılığı ile özellikle Afrika ve Uzakdoğu’daki projelerde insanlara sağlık götürmek için ayırır. Grup, her yıl elde ettiği karın anlamlı bir kısmını, Onkoloji ve Dermatoloji alanlarında yürütmekte olduğu Ar&Ge çalışmalarına aktarmaktadır. Pierre Fabre; her türlü güzelliğin öncelikle sağlıktan geçmesi gerektiğinin bilinciyle hareket eder; bunun yanında botanikçi kimliği sayesinde ürünlerini en doğal yöntemlerle geliştirir.